12 Nisan 2011 Salı

El İşi Bolero Örnekleri Anlatımlı Bolero Örnekleri-2


MALZEMELER
2 Yumak Yeşil Nako Angora
Şiş No 4

YAPILIŞI
130 ilmek başlanır.3 ters 3 yüz 50 cm. örülür.
İkiye katlanıp dikine 3 er cm dikilir.Çevresine örümcek motif yapılır.
Kolları için de aşağıya daraltarak örümcek kol yapılır.





Anlatımlı El İşi Bolero Örnekleri


5 nolu şişle örgüye başlanır.
YAN FIRFIRLAR : Örgüye 42 ilmekle başlanır. 2 sıra haroşa örülür.
3.sıra : 6 ilmek düz ör, 1 arttır 1 kes, 6 ilmek düz ör, 1 arttır 1 kes şeklinde ilmekler bitene kadar devam et.4-5-6-7nci sıraya haroşa ör.
8.sıra : 6 ilmek düz ör, geri dön ters ör.
9.sıra : 12 ilmek düz ör, geri dön ters ör.
10.sıra : 18 ilmek düz ör, geri dön ters ör.
11.sıra: 24 ilmek üz ör, geri dön ters ör.
12.sıra : 30 ilmek düz ör, geri dön ters ör.
13.sıra: 36 ilmek düz ör, geri dön ters ör.
14.15.sıra : Tüm ilmekleri düz ör.
16.17 sıra : Haroşa ör.
18.sıra: 6 ilmek düz ör, 1 arttır 1 kes, 6 ilmek düz ör, 1 arttır 1 kes şeklinde ilmekler bitene kadar ör.
19-20-21-22 sırayı haroşa ör.
Bundan sonra 8,nci sırada verilen tariften itibaren aynı şekilde örerek devam et. Yaklaşık 1,5 metre uzunluga geldiğinden örgüyü bitir.
ARKA : 70 ilmekle başlanır.2 sıra düz örgü örülür. Sag ve sol baştan birer ilmek kesilir. 6şar tane kestikten sonra 65 sıra düz örgü örülür ve bitirilir.
KOL : 50 ilmek ile örgüye başlanır. Her 7 sırada bir sağdan ve soldan 1 er ilmek arttırılarak boyu 38 cm olana kadar örülür. Koltuk altını 4 ilmek kalana kadar 1er tane kesin ve omuza gelin ve örgüyü bitirin.
KOL FIRFIRI : 30 ilmekle başlayın yan fırfırlardaki örgüyü aynen uygulayın.

Tutkulu Aşık Olmak, Tutkulu Aşk Önerileri

Sevgilinizle ilişkinizi daha heyecanlı kılmak için yapabileceklerinizi biliyor musunuz?

Sevgilinizle ilişkinizi daha heyecanlı kılmak için yapabileceklerinizi biliyor musunuz?



Onu övün. Arkadaşlarınızla dışarı çıktığınızda, arada sırada yaptığı ve sizin hoşlandığınız bir şeyden bahsedin.

Rutininizi değiştirin. Birlikteyken televizyonun karşısında tembellik yapmaktan hoşlanıyor olabilirsiniz. Bunun yerine o gün ofiste yaşadıklarınızdan veya tatil planlarınızdan konuşun. Her gün aynı şeyleri yapmaktan vazgeçtiğinizde her anın keyfini çıkarabildiğinizi göreceksiniz.

Onunla ilgili bir şeyler keşfedin. Ve sonra bunları onunla paylaşın. Örneğin yıllar önce yaptırdığı dövmesinin hikayesini anlatmasını isteyin.

Bakışını yakalayın.Kalabalık ortamda ona gülümseyin. Bu bir anlık olay, her ne kadar yalnız olmasanız da, sizi birbirinize yakınlaştırır.

Güzel haberleri şatafatlı bir şekilde kutlayın. Ona sarılın, köpüklü bir şampanya açın ve yeni bir müşteri kazanmasının veya aylardır hazırlandığı sınavı geçmesinin ayrıntılarını anlatmasını isteyin.

Ona meydan okuyun. Arabaya veya asansöre kadar yapacağınız yarış sizi yakınlaştırır.

Ona gerçekten teşekkür edin. Eğer yatak odanızı boyarsa, bir teşekkür olarak en sevdiği yiyeceklerden oluşan bir atıştırma tabağı hazırlayabilirsiniz.

Kavgada tansiyonu düşürün. Tartışma anında ona takma adıyla seslenmeniz iki tarafı da sakinleştirir.

Boynuna masaj yapın. Onunla yan yana yürürken boynuna dokunurken o bölgeye küçük küçük masajlar yapın.

Komik bir fıkra öğrenin. Gündüz ondan ayrı olduğunuzda akşam için bir hazırlık yapın ve komik bir fıkra öğrenin.

Evini toplayın. Biz ne kadar ev işi yapmaktan hoşlanmıyorsak, erkeklerde bundan o kadar nefret ediyorlar. Bu konuda onun üstüne gitmeden evini temizleyin. Artık kokmaya başlayan çöpünü atın, evin dört bir köşesine yayılmış boş içki şişelerini toplayın, çoraplarının çiftlerini bulun ve buzdolabındaki zamanı geçmiş yiyecekleri atın. Başına kakmadan ona yardım eli uzatmanız onun moralini yükseltip size olan hislerinin yoğunluğunu arttıracaktır.

'Eğer?' oyunu oynayın. Sırayla birbirinize şöyle sorular sorun: 'Milli Piyango'dan 10 milyon lira kazansan ne yapardın?' veya 'Sadece 5 günün kaldığını öğrensen ne yapmak isterdin?'

Oyun oynayın. O yıkanırken banyodan bornozunu kaçırın. Bu tip eğlenceli eylemler aranızdaki duyguları yoğunlaştırır.

Birlikte gürültü çıkarın. Aranızda şakalaşırken onu halının üstüne çekip güreşmeye başlayın.

Ona uğurlu iç çamaşırları alın. Üzerinde çok fazla yorulup stres yaptığı büyük toplantı öncesinde ona uğur getireceğine inandığınız bir iç çamaşırı hediye edebilirsiniz.

En iyisi olmasına yardım edin. Eğer hep Japonca öğrenmek istemişse, iPod'una başlangıç derslerini yükleyin. İlişki uzmanları buna Michelangelo efekti adını vermiş. Tıpkı heykeltraşların bir kaya parçasına şekil vermesi gibi iyi çiftler de birbirlerinin en iyi yönlerini ortaya çıkarmalıdırlar.

Her fırsatta, onun ne kadar muhteşem bir erkek olduğunu dile getirin. Hisleri yazıya dökmek ilişkiyi olumlu yönde etkiliyor.

Parlaması için ona fırsatlar sunun.  Her hafta arkadaşlarıyla düzenledikleri halı saha maçlarından birine siz de gidin. Orta sahada ne kadar başarılı olduğunu gördükten sonra bir hafta sonu futbol topunu da alarak pikniğe gidin. Ona birkaç pas atarak hünerlerini size sergilemesine izin verin.

Onu süzün. Oturup sohbet ederken durun ve onu izleyin. Hareketlerini takip edin. Sesinin tonunu dinleyin. Onun hakkında sevdiğiniz şeyleri içinizden saydığınızı bilmesine gerek yok. Ayakkabılarını bağlama şekli size komik geliyor veya birşey hoşuna gittiğinde ağzının kenarı hafifçe yukarı çıkıyor ve siz buna bayılıyor olabilirsiniz. Onu mutlu ve sevgi dolu bir şekilde izlemeniz ne kadar sevildiğini hissettirecektir. Siz bazı şeyleri dile getirmeseniz bile, o sizi anlayacaktır.

Sabahları ikiniz de evden panik içinde çıkıyorsanız, ofise vardığınızda onu arayın ve sizi bekleyen gün hakkında konuşun.

Kendisini herhangi bir sebepten dolayı kötü hissettiğinde ona en hoşlandığı şeyi yapın. Hiç beklemediği bir anda ona masaj yapmaya başladığınızda 'İyi misin?' ya da 'Sorun ne aşkım?' gibi kimi zaman yorucu olabilecek soruları sormanıza bile gerek kalmayabilir. Ama dokuşunuzla onu ne kadar rahatlatmak istediğiniz anlayacağından emin olabilirsiniz.

Kalabalık içinde birlikte yürürken , vücudunuzun etrafına sardığı kolunu sizi daha sıkı bir şekilde kavraması için yönlendirin. Bu, onun içindeki koruyucu erkeği ortaya çıkarmasına yardımcı olacaktır.

Onu arkadaşlarınızla ofistekilerle ya da ailenizle tanıştırırken , başarılarını mutlaka konuşmanın arasını sokuşturun. Hayranlığınızı belli etmeniz onu çılgına çevirecek!

Ona yapabileceğiniz en iyi 5 sessiz iltifat

Ona 'Ayakkabıların çok güzel' ya da 'Gözlerine bayılıyorum' gibi şeyler söylemek yerine egosunun okşanmasına doğrudan yardım edecek bazı sesler çıkarabilirsiniz.

'Vaov'

Ofisteki başarısını bu şekilde dile getirmeniz, patronu tüm iş arkadaşları önünde sırtına 'Yürü be koçum' demiş gibi bir etki bırakacaktır. Hatta belki ondan da daha iyi bir his olabilir çünkü erkek arkadaşınız bunu gece iyi bir sevişme beklediği şeklinde yorumlayabilir.

'Evet, evet, evet!'

Erkekler için yatakta iyi olduklarını bilmek çok önemli bir gurur kaynağıdır. Büyük bir çoğunlukla da kadınları memnun edip etmediğini bilmek isterler. İşte bu yüzden, bu şekilde çığlık atmanız onun egosunu tavana çıkaracaktır.

'Ha ha ha!'

Eğer fıkralar anlatıp komiklikler yapıyorsa, içten gelen bir kahkaha onu tamamen etkiler. Çünkü erkekler şaka dağarcıklarına çok önem verdikleri gibi, kadınlar tarafından komik bulunmak da isterler. Zaten araştırmalar da, erkeklerin şakalarına gülen kadınları daha çekici bulduklarını gösteriyor.

(Karın kaslarına dokunarak) 'Harika!'

Tıpkı kadınlar gibi, erkekler de vücutlarının bazı yerlerinden memnun olmayabiliyor. Sporda karın kaslarını çalıştırmak için harcadığı saatlerden sonra, herhangi bir değişikliği fark etmeniz onu çok mutlu edecektir.

'Mırrrr!'

Duş alıp çıktıktan sonra beline bir havlu sarmış veya jöleyle saçına farklı bir şekil varmış olabilir. Onu gördüğünüzde ağzınızdan böyle bir ses çıkması, kendisini çok seksi hissettirir. Çünkü içinizdeki vahşi kediyi ortaya çıkardığını hisseder.

Bolero Örnekleri Anlatımlı Bolero Örnekleri

Çeşit Çeşit Bolero Örnekleri (Anlatımlı)
Malzemeler : 5,5 ve 6 numara şiş.Sentetik ağırlıklı uygun ip.


*ÖRNEK: 3 düz * 1 defa ipi dola,2 ilmek birlikte örülür* son 3 ilmek kalana kadar işaretlerin arasındaki işlem tekrar edilir,3 ilmek düz örülür.

BAŞLAMA

Small için 5,5 numara şişe 44 ilmek ile başlanır.

2,5 cm boyunca tüm sıralar düz örülür.2,5 cm olduktan sonra 1 sıra ters örülür ve 6 numara şişe geçilir.

Sonraki sırada *Örnek 10 sıra boyunca çalışılır ve arttırmaya geçilir.

Arttırma 1. Sıra:3 düz,1 defa ip şişe dolanır,*Örnek 3 ilmek kalana kadar çalışılır,1 defa ip şişe dolanır,3 düz örülür

Arttırma 2. Sıra:3 düz,1 defa ip şişe dolanır,1 düz,*Örnek 4 ilmek kalana kadar çalışılır,1 defa ip şişe dolanır ve 4 düz örülür.

Bu işlemin sonunda ilmek sayısı 48 olacak

12 sıra boyunca *Örnek çalışılır ve sonra tekrar ilmek sayısı 64 olana kadar Arttırma1. ve Arttırma 2.sıraları çalışılır.64 ilmek olduktan sonra,kol boyu 35,5cm (veya istenilen uzunluk) olana kadar yine *Örnek çalışılır.İstenilen uzunluğa gelindiğinde son örülmüş sıranın her iki tarafına işaret konur.Parça boyu 40,5 cm (veya istenilen ölçü) olana kadar *Örnek çalışılır ve 40,5 cm olduktan sonra yine son örülmüş sıranın her iki tarafına işaret konur.

6 sıra *Örnek çalışılır.

Eksiltme 1.sıra: 3 düz, 2 ilmek birlikte örülür, 5 ilmek kalana kadar *Örnek çalışılır,2 ilmek birlikte örülür,3 düz

Eksiltme 2.sıra:2 düz,2 ilmek birlikte örülür,4 ilmek kalana kadar *Örnek çalışılır,2 ilmek birlikte ör,2 düz

Bu işlemden sonra ilmek sayısı 60 olacak

12 sıra tekrar *Örnek çalışılır ve 12 sıra *örnekten sonra 44 ilmek kalana kadar Eksiltme1.ve Eksiltme2. sıraları çalışılır.Son İşaret konulan yerden itibaren kol boyu 33cm (veya istenilen ölçü) olana kadar *

Lens Bakımı ve Takması Kontak Lens Nasıl Takılır?

Lens Bakımı ve Takması Kontak Lens Nasıl Takılır?

Bakımı oldukça zor olan kontak lensleri takmakta büyük bir ustalık ister. Tabi ki alışana kadar;)

Alışmış biri için son derece basit olan bu işlemler,ilk kez kontakt lens kullanacak biri için oldukça zor gürünür.Korkmaya gerek yok.Gerçekten basit olan bu işlemleri sizlere resimlerle anlatıyorum.
Gerekli olan herşeyi ellerinizi yıkamadan önce hazırlayın. Bunlar temiz bir havlu, lensiniz, solüsyonunuz, cımbızınız(opsiyonel) ve aynanız.
Lensi elinize alın
Lensi parmaklarınızın etli kısımlarıyla almaya ve tırnaklamamaya özen gösterin.son derce hassas olan yumuşak lensleriniz en ufak bir tırnak darbesinde yırtılabilir.
Lensinizi sol avucunuza yerleştirin.
Çok degil bir kaç damla solüsyon damlatarak lensinizi temizleyin
Lensi avucunuzun içinde yumuşakça ovalayın ( Küçük daireler çizerek )
Sağ işaret parmağınızı lensin altından kavrayacak şekilde resimde görüldüğü gibi işaret parmağınızın üzerine alın
İşaret parmağınızın üzerinde duran lensin şekli eğer düz ise üst kısmı düzgün durur ters ise dışa dönük durur. Düz durmasına dikkat edin.
Sağ orta parmağınızla gözünüzün alt kirpik bitiminden tutup çekerken sol orta parmağınızlada üst kirpik bitiminden yukarıya doğru çekmeniz gerekmektedir.Böylelikle göz kapaklarınızı sabitlemiş ve lens takmanızı zorlaştıracak kirpik sorununu ortadan kaldırmış olursunuz.

Abiye Gece Kıyafetleri, Birbirinden Şık Abiye Kıyafetleri 2

Göz kamaştırıcı birbirinden yeni moda saten abiye elbise çeşitlerini bayanların çok beğeneceği modern şık zarif abiye elbise örneklerini sizlere özel olarak hazırladım. 2011 abiye kıyafet çeşitlerini aşağıdaki resimlerden sizlerde kendinize uygun abiye elbise modeli bulacagınıza eminim.


taş süslemeli askılı mavi elbise modelini sizde beğeneceksiniz
siyah abiye kıyafet modelleri
askılı ve gögüs dekolteli sade abiye elbise
özel abiye elbise modeli
parlak kırmızı özel gecelerde tüm dikkatler sizin üzerinizde olacak
moda abiye elbise modelleri
hem yırtmaçlı hem dekolteli gerçekten çok güzel elbise
gözalıcı abiye elbise modeli
mor geçen yılın en tutulan renkleri arasından biriydi galiba bu yılda renğiyle ön pilanda olacakgibi
en güzel abiye modelleri
muhteşem bir tasarımlı kabartmalı abiye elbise
2011 kırmızı abiye elbise modeli
sırt dekolteli ve aynı zamanda derin yırtmaçlı saten kırmızı elbise
muhteşem abiye elbise modeli
bu renkler gerçekten çok birbirine uyumlu olmuş ben çok beğendim

Lıposuction Yağ Aldırma Nedir

Lıposuction yağ aldırma nedir?

Lıposuction yağ aldırma işlemi, en fazla kurşun kalem kalınlığında içi boş olan borucuklarla deri altında olan yağ dokularının emilmesi işlemidir. Bu ince borucuklar derinin altına birkaç milimetrelik kesilerin içinden sokulduğundan, hiç iz kalmıyor. Yağ emme işlemini yapan bu borucukları yani kanüllerin ardında hortuma bağlı olan aspiratör isimli bir elektrik süpürgesi kadar büyüklüğünde bir vakum aleti var. Bunun la birlikte daha ender kullanılan diğer bir yöntem ise vakum makinesi olmadan, büyük enjektörler yardımıyla, el gücü kullanılarak borucuklarla yağım çekilmesi yöntemi var. Aslında her iki yöntem arasında pek fark yok, sadece cerrahınızın seçimine kalmış bir işlem.

Lıposuction yağ aldırma işlemi ile yapılmak istenen asıl amaç, yağları çekmekten çok, yağların içinde depolandığı yağ hücrelerini çekmektir. Kişi ergenliğe girdiğinde, bedenindeki yağ hücrelerinin sayısında bir değişme olmaz. Kilo almaya başladığında, yağların nerelerde depolanacağı o yağ hücrelerinin sayısına bağlı olur. Mesela bir kadının basen kısmında bir milyon yağ hücresi varsa, siz liposuction ile basenlerdeki yağ hücrelerine beş yüz bine indirirseniz, ileriki dönemde kadın ne kadar kilo alırsa alsın, bezenlerinde asla şişmez. Çünkü buradaki yağ hücreleri alınmıştır ve yağın basenlerde birikeceği bir yağ deposu artık yoktur.
Lıposuction yağ aldırma işleminde amaç, kişi ne kadar rejim yaparsa yapsın, ne kadar spor yaparsa yapsın bir türlü zayıflayamadığı bölgelerdeki yağları almaktır. Örneğin bazı bayanlar ne kadar zayıf da olsa basenleri bir türlü erimez. İşte bu tür basenler için liposuction yağ aldırma çok etkili ve doğru bir yöntemdir.www.kadinlarsitesi.net
Ancak unutulmaması gereken bir konu var. Liposuctıon başlı başına bir zayıflama yöntemi değildir. Yani doğum sonrası göbeğiniz oluşmuş ise ve siz bu göbek yağlarınızı liposuction ile aldırırsanız göbek derinizin altındaki yağlar gittiğinde ve herhangi bir spor la eritmediğinizde deriniz direk sarkacaktır. Yani Lıposuction yağ aldırma işlemi cildinde çatlaklar, deri sarkmaları olanlar için uygun bir yöntem değildir.

Lıposuction yağ aldırma işleminin en başarılı sonuçlar verdiği kişiler genelde, en fazla bir kez doğum yapmış, çok fazla aşırı kilosu olmayan, bel bölgesinde simit görüntüsü veren yağ tabası olan kişilerdir. Lıposuction yağ aldırma işlemi yaptıracağınız zaman ilk önce uygulamanın yapılacağı bölgede çizim yapılıyor.
Yağ aldırma işlemi genel anestezi veya lokal anestezi ile yapılabiliyor. Sizin ve doktorusunuz tercihine kalmış. Ama çoğunlukla lokal anestezi tercih ediliyor. Uygulamanın süresi alınacak olan yağın miktarına göre değişiyor. Genelde yarım saat ile 6 arasında bitebiliyor. Yağ aldırma işlemi bittikten sonra hastanede yatmıyorsunuz. İşlem sonrası evinize gidebiliyorsunuz. Yağ aldırma işleminden sonra ilk 2 gün dinlemeniz öneriliyor. Ortalama ilk 4 gün hafif ağrı veya sızılarınız olabiliyor. Ancak bunu da doktorunuzun verdiği ağrı kesiciler ile giderebiliyorsunuz. Lıposuction yağ aldırma işlemi yapılan yerlerde ilk 3-5 gün hafif şişlik ve morarıklar olabiliyor. Borucukların yani kanülllerin girdiği yerlerdeki dikişler bir hafta sonra alınıyor.
Sonuç olarak Lıposuction yağ aldırma yöntemi alanında uzman kişilerce ve onların tavsiyelerine uygun yapılırsa çok etkili bir yöntem. Yağ aldırma işleminden umut ettiğiniz başarıya kavuşmak için kesinlikle referansları olan, alanından uzman doktorlara başvurmalısınız.

11 Nisan 2011 Pazartesi

Makyajla Kendinizi Keşfedin Makyaj Trendleri



Makyaj Trendleri Moda Makyaj Örnekleri

Yeni sezonun en çok moda olacak birbirinden farklı makyaj örneklerini bayanlar için özel olarak hazırladım makyaj seven bayanlar göreceklerdir bu yıl en çok koyu renklerin kullanılacak gibi görünüyor. 2011 moda makyaj trendlerini aşağıdaki cıvılcıvıl renkleri sizlerinde begeneceğini düşünüyorum.

siyah ve mavi göz makyaj örnegi

makyaj yapma  örneği

gelinlerimizin çok begenecegi ve aynı zamanda çok yakışacağı güzel bir makyaj

çok sade ve ferah görünümlü makyaj sade makyajı seven hanımlar için

mor renklerin ağarlıklı olduğu göz makyajı

ünlülerin makyaj çeşitleri
hem koyu hem açık renkli makyaj çeşitleri

yeni makyaj modelleri
siyah renk daha çok ön pilanda kullanılmış bir makyaj örneği

sizlerde kendi makyajınızı kendiniz yapıyorsanız bu örneği sizde deniyebilirsiniz

Kadın Olmanın En İyi Yollarını Bilmek İstermisiniz?

Kadın Olmanın En İyi Yollarını Bilmek İstermisiniz?

Bazı kadınlar kadın oldukları için sürekli yakınıp dururlar. Aslında kadın olmanın da bir çok avantajı vardır. Eğer sizlerde kadın olduğunuz için pişmanlık duyuyorsanız kadın olmanın avantajlarını okurken iyi ki kadın olmuşum diyeceksiniz. :)

1. 30 yaşından sonra tepenizdeki saçlar dökülmeye başlamıyor.
2. Birden fazla uyarılma noktasına sahipsiniz.
3. Burun ve kulaklarınız kıllarla kaplanmıyor.
4. Aylık giderinizin bir bölümünü erotik dergilere ayırmak zorunda değilsiniz.
5. Hem duygularınız var, hem de bunlar hakkında konuşabiliyorsunuz.
6. Ne kadar içerseniz için, kemerinizi asla bira göbeğinin altından bağlamak zorunda değilsiniz..
7. Doğuştan doğru hediyeyi verme yeteneğiniz var…
8. Meşrubat kolilerini 6′ncı kata kadar kendiniz taşımak zorunda değilsiniz.
9. İstatistiklere göre, siz kocanızdan 7 yıl daha uzun yaşayacaksınız.
10. Otomobilin patlayan lastiğini değiştirmeyi bilmek zorunda değilsiniz.
11. Yuvarlak meşin olmadan da hafta sonunun tadını çıkarabiliyorsunuz.
12. Sinemada gözyaşlarına boğuldunuz diye utanmanıza gerek yok.
13. Ömrünüzün 2 bin 600 saatini tıraş olarak harcamıyorsunuz.
14. Yatakta başarısız olma duygusunu tanımıyorsunuz.
15. Umumi tuvaletlerde herkes sizi izlemiyor.
16. İlle de bir kariyer sahibi olmak zorunda değilsiniz.
17. Komşunuza en büyük sırlarınızı bile anlatabilme gücüne sahipsiniz.
18. Anne olmanın mutluluğunu yaşayabiliyorsunuz.

Seks Yaparken En çok Meydana Gelen Kazalar

Seks Yaparken En çok Meydana Gelen Kazalar



Yetişkinlerin yüzde 5’i seks kazası nedeniyle işe gidemez hale geliyor. En sık görülen sakatlanma kas zedelenmesi.

Seks yapılacak en tehlikeli yer çevresinde kırılabilecek pek çok şey bulunduğu için kanepe.
Cinsel ilişki sırasında en çok kırılan nesne ise karyola. Seks kazaları en çok aceleye getirilen ilişkilerde yaşanıyor.

EN ÇOK GÖRÜLEN SAKATLIKLAR
1) Kas zedelenmesi
2) Bel sakatlığı
3) Battaniye yanığı
4) Boyun tutulması
5) Bilek ya da dize darbe
6) Omuzda çürük
7) Diz burkulması
8) El bileği burkulması
9) Ayak bileği burkulması
10) Parmak bükülmesi
EN TEHLİKELİ YERLER
1) Kanepe
2) Merdivenler
3) Otomobil
4) Duş
5) Yatak odası
6) Sandalye
7) Mutfak masası
8) Bahçe
9) Tuvalet
10) Dolap içi

Uzmanlara Göre Evliliğin Sırrı 4 Öpücük, 3 Seks

Evliler ve evlenecek olanlar, mutlu bir evliliğe sahip olmak ister. Beyler bayanlar, uzmanlar mutlu evliliğin sırrını 4 öpücük, 3 seks olarak açıklıyor.



Her zaman uzun evliliğin reçetesini duymak ister çiftler.”Yıllarca mutlu bir evliliği sürdürmenin sırrı nedir, ne değildir?” hep sorulan ama tam da cevabı alınamayan bir sorudur. Araştırmacılar, bu bilinmezliğe cevap bulmak için yeni sırları ortaya döküyor. Evliyseniz ya da evlenmeye niyetliyseniz, kulak kabartmanızda fayda var!


İki ortak hobi edinmek, her 24 saatte üç defa birbirine sarılmak, günde en az bir kere ‘Seni seviyorum’ demek, ayda iki romantik yemek yemek, evliliğin başlıca kurtarıcıları.

Seks mi? Günde dört defa eşin dudağına kondurulan öpücük ve haftada üç kere yapılan seks de yine başarılı evliliğin olmazsa olmazları. 3 binden fazla evli çift üzerinde yaptığı araştırmada uzun evliliğin sırrını keşfedildiği iddia edildi.


Araştırmanın başındaki kişi Carol Richardson, “Artık çiftler genç yaşlarda değil de, daha olgun dönemlerinde evlenmeyi seçiyor. Bu da kişilerin ilk başta kariyerlerine odaklanmasıyla ilişkilendirilebilir. Ayrıca hala erkeğin kadından daha büyük olması dikkate alınıyor. Erkeğin duygusal ve finansal açıdan daha olgunlaşmış olması gerektiğine inanılıyor” açıklamasında bulunuyor.
Araştırmanın en ilgi çekici yanı ise erkeklerin 31 yaşında evlenmeleri gerektiğinin belirtilmesi. 31 yaş, erkeğin hayatında evlenmek için en ideal yaş olarak tespit edilirken, erkeğin eşi olacak kadınınsa kendinden iki ya da üç yaş küçük olması önem taşıyor.

Çocuk sahibi olmak için en iyi zamanın evlendikten iki yıl, iki ay sonra olduğu öngörülüyor.
İşteyken de yine eşlerin birbirleriyle düzenli bir iletişim için olmasını salık veren araştırma, aralarında en az üç telefon konuşması yapmalarını ifade ediyor. Bunun yanı sıra mesajlar ve elektronik posta da devreye girmeli.
Bireysel özgürlüklere de yer veren araştırma, evli kişilerin ayda iki gece birbirlerinden bağımsız, arkadaşlarıyla eğlenmelerinin de yine evlilikte önemli bir nokta olduğunu savunuyor.

Mutlu Bir Evlilik İçin Bilinmesi Gereken 16 Sır

Mutlu evliliğin 16 sırrı


Eşinizle mutlu bir evlilik sürebilmeniz için bazı hususlara ve kurallara dikkat etmeniz gerekmektedir. Mutlu bir evliliğe sahip olmak için uygulamanız gereken kuralları makalemizden öğrenebilirsiniz.

1) Eşinize karşı her zaman özenli olun. Her zaman bakımlı görünün. Güzel kokun, temiz olun ve en güzel kıyafetleri önce kendiniz sonra eşiniz için giyin. Kendiniz ve eşiniz için iyi giyinmeyeceksiniz de kimin için giyineceksiniz!
2) Eşinize karşı güler yüzlü olun. Onun yanında mümkün olduğu kadar neşeli ve pozitif olmaya çalışın. Unutmayın ki, hiç kimse sürekli somurtan bir eşe kimse sahip olmak istemez.
3) Açken, yorgunken, aşırı kızgın iken, araba kullanırken ve başkalarının yanında tartışmaya girmeyin. Çünkü kişi aç ve yorgunken daha tahammülsüz olur. Aşırı kızgın iken de daha sonra pişman olabileceği birçok şey ağızdan kaçabilmektedir. Araba kullanırken tartışma konusunda da söylenecek tek şey: Hem kendi güvenliğinizi hem başkalarının güvenliğini tehlikeye atmaya gerek yok…
4) Romantik ortamlar yaratın, çocuklar olmadan baş başa kalmanın yollarını arayın.
5) Eşinizin ailesi ile iyi ilişkiler kurun. Arkadaşlarıyla iyi geçinin. Yakınlarına yakın davranın. Unutmayın ki aile ve yakın çevrenin görüşleri kişinin üzerinde çok önemli bir etkiye sahiptir.
6) Eşinize gününün nasıl geçtiğini sorun. Sıkıntı ve sorunlarını paylaşın.
7) Özellikle sıkıntılı zamanlarında eşinizin yanında olduğunuzu ve onu her zaman desteklediğinizi hissettirin.
8) Onun düşünce ve duygularına saygı gösterin. Unutmayın, herkes sizin gibi düşünmek zorunda değil. Tıpkı herkes gibi düşünmek zorunda olmadığınız gibi.
9) Onun kendine güvenini artırmak için komplimanlar yapın. Eşiniz komplimanları başkalarından değilsizden duysun.
10) Onunla geçirdiğiniz zamanın keyifli geçmesine özen gösterin…. Sıkıcılık ve tek düzelik evliliğin en büyük düşmanıdır bun hep aklınızda tutun.

11) Eşinize karşı her zaman nazik ve kibar olun. Görgü kurallarına dikkat edin. Eşinizin gözünde siz bir hanımefendi (beyefendi) olun hep…
12) İlişkinizle ve duygularınızla ilgili eşinizle konuşun. Ancak bunun dozunu iyi ayarlayın. Unutmayın ki erkekler, eşleri kendileriyle ilişkileri hakkında konuşurken “sorun mu var?” endişesi yaşarlar. Kadınlar ise konuşmaktan zevk alırlar. Bu yüzden dozajı iyi ayarlayın.
13) Özellikle başkalarının yanında eşinizi asla eleştirmeyin. Aksine başlarının yanında eşinizi övün. Ne kadınlar ne de erkekler, başkalarının yanında kendilerini eleştiren eşlerini kolay kolay affetmezler.
14) Cinselliği bir ceza olarak kullanmayın. Yatakları ayırmak evlilik için yapılacak en büyük hatadır.
15) İyi bir cinsel yaşam sağlayın.. Mutlu evliliğin en önemli şartı iyi ve düzenli bir cinsel yaşamdır. Yapılan bir araştırmaya göre iyi bir cinsel yaşama sahip hiç bir çift boşanmamakta…
16) Ve son olarak, mutlu olmak istiyorsanız, mutlu bir eş seçin. Ve eğer mutsuz bir eşiniz varsa, kendi mutluluğunuz için onu mutlu etmenin yollarını arayıp bulun.

İdeal Kadın Nasıl Olunur? İdeal Kadın olmanın Yolları

İdeal Kadın Nasıl Olunur? İdeal Kadın olmanın Yolları

Her anlamda ideal ve kusursuz olmak için bazı hususlara dikkat etmeniz yeterli olacaktır. Hem erkekler tarafından hemde çevrenizdeki kadınlar tarafınca sevilen kadın olmak için uzmanların araştırmalarından yararlanabilirsiniz.

İşte o hususlar :

Telefonla gerektiği kadar konuşmalı. Kadınların telefon konuşmalarını saatlerce uzatmaları erkeklerin sinirlerini bozuyor.
Ağır makyaj yapmaktan, aşırı parfüm ve çok çarpıcı ojeler kullanmaktan kaçınmalı. Böyle görünen kadınlar daha çok ilgi çekse de erkeklerin tercihi doğal ve masum güzellikten yana oluyor.
Televizyon dizilerine bağımlı olmamalı. Yaşamını bu dizilere göre programlayan ve bu saatlerde dünyadan kopan kadınları anlayamayan erkekler, doğal olarak onlardan uzaklaşıyorlar.
Lüks tutkunu olmamalı, alışveriş sırasında da mantığını koruyabilmeli. Taksit imkanı var diye eve gereksiz eşyalarla dolu paketler taşımamalı.
Alkol ve sigaradan uzak durmalı. Beğendikleri kadınları aynı zamanda birer anne adayı olarak gören erkekler kötü alışkanlıkları olan kadınlardan içgüdüsel olarak uzaklaşabiliyorlar.
Formuna dikkat etmeli. Ama her yemeğe ‘diyetteyim’ diye başlamamalı. Çünkü bu erkekleri en çok sıkan kelimelerden biri…
Evi ya da odasını oyuncaklarla doldurmamalı. Sadece görüntüsü güzel diye evi hiçbir işe yaramayan eşya kalabalığına boğmamalı.
Türkçe’yi kötü kullanmamalı. Bol bol yani, filan, şey gibi kelimeler kullanan ve argo konuşan kadınlar yerine etkili ve tane tane bir konuşma her zaman daha çekici geliyor.
Sadece kızlarla değil erkeklerle de arkadaş olabilen kadınlar, erkeklere daha çekici geliyor. Böyle kadınlarla daha kolay ve iyi iletişim kurabiliyorlar.
Çocuk taklidi yaparken itici olmamalı. Kadınların şirin olmak adına yaptıkları küçük çocuk taklitleri yerinde ve dozunda olmadığında erkeklerde ters tepki yaratabiliyor.
Kıskanç olmamalı. Sevgilisini sürekli sorgulayan ve takip eden kadınlar, kendilerine güvenmedikleri mesajını vererek çekiciliklerini kaybedebilirler.
Erkeğin her şeyiyle ilgilenmemeli. Bazen annesinden daha ileriye geçerek, erkeğin her işiyle ilgilenen kadınlar, aradaki büyünün bozulmasına ve erkeğin kaçmasına neden oluyorlar.
İç dünyasında huzurlu olabilmeli. Geçmişte yaşadığı psikolojik sorunları ve ailesel problemleri çözümleyememiş kadınların, erkeklerin gelecek planlarına girmeleri zorlaşıyor.
Kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Hiçbir işlerini bir erkeğin yardımı olmadan yapamayacağını düşünen kadınlar, erkeklerde önceleri bir koruma duygusu yaratsa da bir süre sonra bu duygu sıkılmaya dönüşüyor.

Sağlıklı Görünmek İstermisiniz?

Kadınlar sık sık olumsuz düşünce kalıpla­rından etkilenebilirler. Bunları çocukken ailelerinden, yaşadıkları toplumdan ya da ba­sından almış olabilirler. Bunların en güçlüle­rinden biri nasıl göründüğünüzle ilgili düşüncelerinizdir; ancak, dile getirilmeyen ileti sizi “kusursuz” olmaya yönlendirirse bu, annelik, insan ilişkileri ve iş gibi davranış kalıplarına da yansımaya başlar. Yaşamınızda yapmanız gereken onca şey olduğunu ve iyi yapamaz­sanız başarısız olacağınızı düşünmeniz, sorun­ların ortaya çıkmasına yol açar. Bir arkadaş, eş, anne ya da çalışan kadın olarak sizden beklenenleri karşılamak, ulaşılması olanaksız he­defler koymanıza neden olabilir ve bu ruh ve beden sağlığınızı olumsuz yönde etkileyebilir.
Olumlu düşünün
Araştırmacılar, kendi kendinize iyi davran­manızın fiziksel sağlık açısından dışarıdan görülen yararları olduğunu ortaya çıkarmıştır. En sağlıklı kişiler yaşamdan keyif almayı seven, keyfi arayan ve yaratan­lardır. Olumlu ruh hali ve olumlu duygular, duyulara zevk verir ve bağışıklık, sinir ve kalp-damar sistemini doğrudan etkiler. Kendinize zaman ayır­mak, güzel yerler, hoş melodiler, güzel kokular, nefis tatlar ve sıcak do­kunuşlar sağlığınızı dü­zeltir ve bunlar ken­dinize bakmak de­mektir.

Yaşam tarzınız yüzünden zihinsel ve fizik­sel sağlığınızdan fedakarlık yapmanız gerek­tiğini hissediyorsanız, atmanız gereken ilk adım bu olabilir. Bir süredir düşündüğünüz değişiklikleri uygulamaya karar verdiğinizde ve kendinizi ne kadar neşeli ve iyi hissetti­ğinizi fark ettiğinizde, bunun yararlarını gör­meye başlarsınız. Daha açık düşündüğünüzü ve daha iyimser olduğunuzu görürsünüz. Ken­dinize bakmak hastalık riskini azaltmak için olumlu bir adımdır.
Sağlıklı bir beslenme ve spor programına başlar başlamaz pürüzsüz bir cilde ve parla­yan saçlara kavuşmayabilirsiniz. Ancak, aldı­ğınız sağlıklı besinler ve etkin olarak katıldı­ğınız güç (ve dayanıklılık) artırıcı egzersizlerin, sonunda kendini göstereceği gerçeği sizi yüreklendirebilir.
Gerçekçi ve ulaşılabilir hedefler belirlemek, başarılı olma kararlılığınızı pekiştirir. Mucizevi kestirme yollar yoktur. Kilo vermek ya da ideal kilonuzu korumak için çalışmanız gerekir. Bir egzersiz fizyologunun ya da ortak ilgi alan­larınızın olduğu bir grubun desteği, en iyisini yapmak için sizi yüreklendirecek ve umdu­ğunuz gelişmeyi gösteremediğinizde itici güç olacaktır. Başardıklarınıza odaklanın ve gece­leri iyi uyumaya ve etkinlikler arasında makul dinlenme süreleri ayırmaya dikkat edin.
KENDİNİZE SAYGI GÖSTERİN
Gençlikle ya da parayla ilgisi olmayan öz­güven, geliştirilmesi gereken ilginç bir özel­liktir. Zevk aldığınız şeyler (pahalı ya da kar­maşık olması gerekmez ama sizi neşelendirmeli) için zaman ayırdığınız bir yaşam biçimini benimseyerek, bunu gerçekleştirebilirsiniz. Kendinizi, diğer kişilerin sizi onaylamalarına ya da size minnettarlık duymalarına göre de­ğerlendirmeyin; övülmek için karşınızdakini övmeniz gerektiğini düşünmeyin ve kendinizi yalnızca diğer insanlara hizmet eden bir kişi olarak görmeyin.
Kendinizle ilgilenmek ve öz saygınızı geliştirmek için zaman ayırmak, fiziksel sağlı­ğınızı olumlu etkiler. Düzeltilmesi gereken bazı şeyler (örneğin, yüz kılları ya da cilt so­runları) olduğunu düşünüyorsanız, uzmanlar­dan yardım almak için yeterli özgüveniniz olacaktır.
BEDENİNİZLE İLGİLİ NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?
Çoğu kadının genellikle kilo ya da görünüşüyle ilgli değiştirmek istediği bir şey vardır. Sağlık ve formuna yatırım yapma güvenine sahip olmak, kendini kabullenme ve kendine saygı duymayı sağlayacaktır.

Çanta Modelleri 2011 Louis Vuitton Çanta Modelleri

2011 Louis Vuitton Çanta Modelleri

Her bayanın istediği çoğu bayanında dolabında bulundurduğu Louis Vuitton 2011 yılına da damgasını vurmuş durumda. Harika modeller , harika renkler var. Bende bir Louis Vuitton tutkunu olarak yakından takip ettiğim çanta modellerini bu sayfamda sizlerle paylaşmak istedim. Size sunacağım harika modellerin çoğunu ben temin ettim kendime , eminin sizler de bu modelleri görünce bayılacaksınız. Louis Vuitton 2011 yılında ki yeniliği ilede çok büyük ilgi toplamış durumda, kişiye özel tasarladığı çantalar harika. Eğer sizde kedi isminizin yada isminizin baş harflerinin yazdığı bir Louis Vuitton çantanızın olmasını isterseniz hiç durmayın bayanlar..









louis vuitton 2011 çanta modelleri, 2011 louis vuitton çanta modelleri, çeşitleri, louis vuitton , louis vuitton çanta modelleri, çeşitleri, yeni sezon louis vuitton çanta çeşitleri, örnekleri

Estetik Ameliyatı Yaptırmadan Önde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Estetik Ameliyat Yaptırmadan Önce Nelere Dikkat Edilmeli


Günümüzde birçok kişi estetik ameliyat yaptırmaktadır. Bu, yalnızca güzelleşmek için değil (bu hala oluyorsa da), aynı za­manda göze çarpan ve kişiye üzüntü veren özellikleri düzeltmek için gerçekleştirilen bir işlem olarak algılanmaktadır. Örneğin, bur­nunuzun yaşamınızı olumsuz etkilediğinden (arkadaşlarınız aksini söylese bile) eminseniz, burnunuzu yeniden şekillendirmek için doktorunuz sizi bir estetik cerraha yönlen­direbilir.
Estetik ameliyat olmak ciddi bir iştir ve hafife alınmaması gerekir. Aşağıdakileri göz önünde bulundurun:
- Üzülmenize gerçekten bu rahatsız edici özellik mi neden oluyor, yoksa yaşamınızda sizi rahatsız eden başka şeyler (yakın geç­mişte yaşanan bir boşanma, ölüm ya da özgüven bunalımı) mı var? Bu problemler için yardım isteyin ve ardından kendinizi nasıl hissettiğinizi değerlendirin.

- Beklentileriniz gerçekçi mi? Bir manken gibi çıkacağınızı düşünerek ameliyata gir­meyin. Ayrıca, değiştireceğiniz özelliğinize alışkın olduğunuzdan yenisine uyum sağla­makta zorlanabileceğinizi ve daha kötüsü, sonucu beğenmeyebileceğinizi de unut­mayın.
- Böyle bir ameliyatın neler gerektirdiğini biliyor musunuz? Kaç operasyon gerekli ve ne kadar süre içinde?
- Yaşlanmaktan korkuyor musunuz? Estetik cerrahi yaşlanmanın etkilerini sonsuza dek geciktiremez ve birkaç yıl sonra bu işlemi yinelemeniz gerekebilir. Uzun vadede, sağ­lıklı beslenme ve egzersiz daha iyidir.
- Ameliyatı yaptırmakta kararlıysanız, en iyisi­ni arayın ama bunu ilanlara bakarak yap­mayın. Doktorunuzun ya da arkadaşlarını­zın önerilerini dinleyin. Başlamadan önce gerekiyorsa birden çok cerrahla görüşün. Cerrahınızı sevmeniz ve ona ameliyat önce­si ve sonrasıyla ilgili ayrıntılı fotoğraflar gös­termesi ve bütün sorularınızı ayrıntılı biçim­de yanıtlamaya istekli olması konusunda güvenmeniz önemlidir.
Randevudan önce sormak istediğiniz soruların bir listesini çıkarın. İşinizden izin almanızın gerekip gerekmediğini, bere ya da iz kalıp kalmayacağını ve ameliyat sonra­sında ne tür bir bakım gerektiğini bilmeniz gerekir. Yanıtları anladığınızdan emin olun.

Bir Aşk... Bir ŞArkı...

Kalpten geçenleri öyle başka ifadeler ile dile getirebilenler var ki aramızda… ‘bunu beni düşünerek yazmış.. bir gece beynime girmiş ve dile getirmiş’ dediklerimiz.
Aşkımızı, nefretimizi..kırgınlıklarımızı, kızgınlıklarımızı, özlemlerimizi bizden daha iyi anlatan bize. Dinledikçe yön veren beynimize, duygularımıza ve bedenimize hatta.
Öyle şarkılar var ki, dinleyip yerimden kalkıpta gitmeme neden olan. Öyle dizeler oturtan yerimde kıpırdamama bile müsade etmeyen. Öylesine nakaratlar hüngür hüngür ağladığım….!
Kimin yok ki..!
Bugün, daha önce binlerce defa dinlediğim bir şarkıyı dinledim yine…
Aşkı.. aşıklık halini ifade edişi öyle içerilerden bir yerlerden geliyor ki…
Aşık olmayana ütopik…. olana derinden.
Ömrün aslında ne kadar da kısa ve yaşanılası olduğunu…
Kalbin elde tutulmadıkça uçup giden…
Kaybedilenin bir daha asla eskisi gibi olmayacağını…
Aşk’a düşmenin ne harika… ne harika … ne harikalığını…
Aşıklık ile sadece gözlerin değil, kalbin, ellerin, beyninde kör olabildiğini..

İçinde olanlar bilirler… kokusu.. tadı… dokusu vardır aşkın…
Elle tutulur, göz ile görünürlüğü vardır…
Öyle kendini kaybetmiş şuursuzluk hali değildir gerçek aşk..
Mantığın ile kalbin arasında gidip gelmezsin…
Ne üzülürsün, ne ağlayasın, ne acabaların vardır..
Kalbin, beynin, ayakların ve dilin kordine gider… hesaplaşmazlar asla…
‘Bu Aşk Mı…?’ cümlesi çıkmaz dilden…
Bilirsin… O’dur O…!
Belkide yıllarca bir sürü ilişki yaşayarak, 40′larında aşkı yakaladıklarından bahseden insanlara biraz kulak kabartmak gerek…!
Onların kullandıkları ifadelere dikkat kesilmek. Aslolanın ne olduğunu görebildiklerini fark etmeye çalışmak.
‘Dinginlik’ olarak tanımladıklarında aşkı, ‘Birlik’ diye bahsettiklerinde aşktan, yıllarca yakalamaya çalıştıkları ‘Biz’ kavramına sonunda sahip olabildiklerini görmeye çalışarak.
Uzun seneler harcanarak sahip olunabilen değil, uzun seneler sonunda aslında ne olduğunu fark edebilmek aşkın.
Bugün dinlediğim şarkı…
Bana bir arkadaşımın bir kaç yıl önce, aşıklık halindeyken, sevgilisi için hazırladığı bir videonun arkasına yerleştirdiği bir şarkı idi.
İlk duyduğumda gözlerimden akan yaşlara engel olamadım, olmakta istemedim aslında…!
Sonra fark ettim ki, aşkı böyle hissedememek ağlattı beni o anda…
Yıllar geçti ve bu şarkıyı belki binlerce defa dinlemeye devam ettim. Her dinlediğimde bambaşka bir şeyi fark ettim.
Ve bugün dinlediğimde fark ettiğim, aşık olmanın gerçekten bir saniye sürdüğü ama aşkın ne olduğunu anlamanın yılları ve yaşanmışlıklar gerektirdiği…
Eğer bir gün bir yerlerde;
kanınızda dolaşan alkol gibi ona sarhoş olduğunuzu…
kelebek kadar olan ömrünüzü yanında geçirmek istediğinizi…
zihninizi bir örümcek gibi ördüğünü…
nefes bile almadan sevdiğinizi fark etmenize neden dolan bir mırıldanış varsa dilinizde….
Bilin ki o şarkıyı dinlediniz.. ve aşkın ne olduğunu artık siz de biliyorsunuz…

Eski Sevgiliye Dönsem mi? Dönmesem mi?

Her ne kadar bitiremesek bile bazı ilişkileri, bazen eski sevgiliye dönmek gerçekten çok büyük bir hata oluyor. Bitmiş bir ilişkiye yeniden başlamak için bahaneler bulabiliyoruz da, yeniden başlamamak için sebeplerimiz yok mu? Olmaz olur mu hiç…!
Biten birlikteliğe tekrar tekrar başlamak o insanı değiştirebilme ümidinden başka bir şey değil aslında. Ve her defasında yaşadığımız hayal kırıklığı da cabası…!
İşte eski sevgilinize dönmemeniz için başlıca nedenler…!
*İlk denemenizde zaten olmamıştı….!
Ondan neden ayrıldığınızı bir düşünün. Hayata bakışı ile mi probleminiz vardı?  Başka insanlarla flört mü ediyordu? Sizi üzdüğü ve kırdığı anları hatırlamaya çalışın. Ya ağladığınız geceler…! İkinizi bir çerçeve içindeki fotoğraf olmaktan dışarıya atan şey neydi hatırlıyor musunuz…? Onu artık bir yabancı olarak gördüğünüz zamanı…?
Zamanın ilaç olabilme özelliği bize yaşadığımız kötü anları unutturabiliyor, ama durup düşündüğünüzde gerçekten ‘neden’ ayrıldığınızı fark edebilirsiniz.
*Geçmiş ile yaşamak ilerlemenize engel olacaktır…!

Beraber geçirdiğiniz güzel zamanları anımsamak onu özlediğinize işaret gibi görünse de,  daha güzellerini de yaşayabileceğinizi unutmayın. Özlenen kişi akla geldiğinde hiçbir zaman kötü anılar canlanmaz zaten zihinde. Beyninizde ‘ne kadar gülerdik, ne kadar romantik anlarımız olmuştu, tatillerimizi unutamıyorum…’ cümleleri koşuşturuyor olsa bile, ayrılmaya karar verdiğiniz zaman bunların hiçbirini anımsamayacak kadar uzak hissediyordunuz ona.
Hatalarımızdan öğreniyor olduğumuzu ve hatalarımızın bizi ileriye taşıyor olduğunu unutmayın. Yaşanmış bir tecrübeyi tekrar tekrar yaşamaya çalışmak sizi ne kadar ileriye taşıyacaktır…? Yoksa her defasında daha geriye mi götürecektir…?
Bize acı veren bir ilişkiyi tercih etmeye devam edersek, hayatımızı acılı bir yola doğru sokmuş ve bu seçimi tamamen kendimiz yapmış olacağız. Bu şekilde ‘neden ben mutlu olamıyorum…?’ sorusunu sormaya hakkımız var mı…?
*Elbette tekrar bir araya gelen çiftler var ve mutlu da oluyorlar.. Peki kaç tane örnek var…?
Etrafınızda bunu yaşamış birileri var mutlaka. En yakın arkadaşınız, kuzeniniz, anneniz ve babanız belki. Eski sevgilisinin aslında onun için en doğru insan olduğunu fark etti ve ilişkileri yeniden başladı, ve şu an çokta mutlular. Büyük bir tören ile dünya evine girdiler ve sonsuza kadar mutlu yaşadılar…! Onlar adına sevindik…!
Ama bir örnek asla normal olamaz…! Unutmayın bunu…!
Ve bu örnekteki çiftin gerçekten ‘neden’ ayrıldıkları ile ilgili bir fikriniz var mı…? Belki de gerçekten çok anlamsız bir sebepten ilişkilerini bitirmeye karar vermişlerdi, ya da bir yanlış anlama sonucu yolları ayrılmıştı. Her ilişki bu sebepten bitmiyor ne yazık ki. Eski sevgiliniz ile ayrılma sebebiniz birbirinize hissettikleriniz ile ilgili ise, bu örnek ile uzaktan yakından alakanız yok demektir.
*İnsanların karakterleri değişmez…!
Bunun aslında başlı başına bir başlık olması gerektiğini düşünüyorum ama yeri geldi burada da değinelim bari. Tekrar bir araya geldiğiniz ilk zamanlarda sevgiliniz hiçte eskisi gibi davranmıyor olacaktır elbette, hala midesinde kelebekler var çünkü…! Ama o aslında derinlerde aynı insan, hani şu daha önce hayatınızdan çıkartmak istediğiniz ve tahammül bile edemediğiniz.
Evet elbette insanların kendileri ile ilgili değişiklikler yapabilmeleri mümkün; kıyafetlerini, saç stillerini, moda anlayışlarını, tırnaklarının rengini ama karakterlerini değil…! Değişim isteğinin insanın içinden gelmesi gerekir, gelse bile bu çok zordur.
Beraber olmak istediğimiz insanı değiştirmeye çalışarak kendimize uydurmakta ne kadar doğrudur bu da apayrı bir konu başlığı…! Bunun yerine değiştirmemize gerek olmayan ve olduğu hal ile zaten aşık olduğumuz birisi ile beraber olmak çok daha sağlıklı ve kolay değil mi…?

Şık Bayan Süet Çizme Modelleri


Bayan Süet Çizme Modelleri

süet çizme modelleri, bayan süet çizme modelleri, 2011 süet çizme çeşitleri, süet çizme, süet çizmeler, en yeni süet çizme modelleri, örnekleri, en moda süet çizmeler, modelleri



bayan süet çizme modelleri, süet çizme modelleri, siyah süet çizme modelleri, 2011 süet çizme modelleri, en yeni süet çizme çeşitleri, modelleri, son moda süet çizme çeşitleri